Sağlam irade derken?

Bu sıralar hem gazetelerin manşetlerine hem de billboard’lara konu olan bir söz öbeği var: Sağlam İrade.

Siyaseti bir kenara bırakarak bu çalışmayı hazırlatan sivil dayanışma derneği’ne nacizane bir çift laf söylemek isterim.

Uzun yıllar boyunca çok başarılı bir havayolu şirketi için bir konferans hazırlıyor ve yapıyorduk. Bu konferansta, katılımcılara uçuş alışkanlıklarıyla ilgili soru yönelttiğimiz bir de anket doldurtuyorduk. Sorulardan bir tanesi de kısa ve uzun uçuşlarında, herhangi bir havayolu seçmelerinde kararlarını etkileyen ilk 3 neden idi. Seçeneklerden bir tanesi “güvenlik” idi ve neredeyse hiçkimse bu seçeneği işaretlemiyordu. İlk başlarda şaşırmıştık, insanlar bir havayolunun güvenli olduğunu nasıl önemsemiyordu?

Fakat bir şeyi atladığımızı fark ettik! Bir havayolu için “güvenlik” zaten olması gereken bir özellikti, bunu ayrıca belirtmeye ne gerek vardı? Güvensiz olan bir havayolu olabilir miydi? Bunun özellikle altını çizmek istemek, asıl o zaman bir güvensizlik yaratıyordu.

Özetle, sağlam irade de siyasi bir yapının olmazsa olmazıdır. Bunun altını çizmeye çalışmak, güvenli bir havayolu demeye benzer. Anlamsızdır ve asıl o zaman bir iradesizlik mi var? şüphesini uyandırır.

Uzun lafın kısası, ha siyaset ha pazarlama fark etmez. Her yol aynı kapıya çıkar. Önerim, herkesin iş dünyasından kendine pay çıkartmasıdır.

20140113-215121.jpg