Kimleri boykot ediyorsun?

İstanbul’da başlayan ve tüm Türkiye’ye yayılan direniş eylemleri birşeyi tekrardan hatırlattı. Hiçbir şey vazgeçilmez değildir.

Yaşananlardan sonra belirli markaların, belirli taraflara uygun gelmeyen tepkileri ve olaylara yaklaşım biçimlerinden sonra kesimler markaları boykot etmeye başladı. Hatta öyle ki, firmalar zarara veya kardan zarara uğramaya başladı.

Bunlar kimler?

Direniş tarafının boykota başladığı bazı markalar;
– Starbucks
– Mado
– Doğuş Grubu
– Ciner Grubu
– Doğan Grubu
– Sütiş
– Saray Muhallebicisi
– Kızılkayalar
– atv
– AVMler

Hükümet tarafının boykota başladığı bazı markalar;
– Koç
– Sabancı
– Boyner
– Yapı Kredi
– Garanti Bankası
– Türkiye İş Bankası
– Hürriyet Gaz.
– Milliyet Gaz.

Bunlara ek olarak insanlar bu direnişlere göre sevecekleri ve seyredecekleri oyuncuları, şarkıcıları da belirlemeye başladılar.

Bu bize ne gösterdi?

Hiçbir marka vazgeçilmez değildir. Özellikle de hep o bahsettiğimiz “love factor” olmayanlardan vazgeçmek daha da kolaydır.

Bu boykotların ne kadar süreceği tartışılır. Fakat ikinci bir opsiyonu olan tüm markaların vazgeçilmesinin her anlamda kolay olduğunun da kanıtı gösterilmiş oldu.

Aklıma şu soru geliyor. Apple gibi bir marka tarafını belli etseydi de boykota tabi tutulur muydu?

Ben sanmıyorum. Bir çeşit tepki çekeceğinden şüphe yok. Fakat sunduğu çözüm önerilerine ek olarak duygulara hitap eden bir marka olduğu için vazgeçilmesi çok daha zor olurdu.

Markaya not: işinizi iyi yapmak hatta en iyisi olmak tüketicinin her zaman sizi tercih edeceğini belirtmez. Tüketiciyle konuşmak ve onun için özel olduğunuzu hissettirmediğiniz sürece, seçeneğin bol olduğu bir ortamda her zaman vazgeçilebilirsiniz.

20130610-220311.jpg

Socialbakers Türkiye’nin yıldızlarını açıkladı!

Socialbakers, Nisan 2013 için Türkiye’nin en başarılı Facebook markalarının listesini açıkladı.

Raporda farklı kategorilere göre sıralamalar var. Linkini aşağıda paylaşıyorum fakat birkaç tane detayı belirtmeden geçemeyeceğim.

Açıkladıkları kategorilerden birisi olan “Yerel takipçi sayılarına” bakıldığında ilk 3’te Turkcell, Avea ve Volkswagen Türkiye’yi görüyoruz.

Açıkçası Turkcell’i birinci marka olarak görmek şaşırtmadı. Hatta bunca para harcamaya, ATL ve BTL olarak, böyle bir adedi yakalayamasalardı yöneticilerinin sokağa çıkmamalarını önerirdim.

Avea’ya ise başta şaşırdım. Ama sonra düşündüm. Avea’nın gençleri hedef alması ve Facebook’un gençlere uygun platform olması ile arkasında TürkTelekom olması gibi konular aklıma geldi, onu da anladım varsayıyorum.

Volkswagen Türkiye ise VW’nin globaldeki atağından yararlandığını ve hatta yeni arabası Beetle ile sempati kazandığını düşünüyorum.

Sonra şöyle Top10’e dikkatlice bakayım dedim.

Turkcell
Avea
Volkswagen TR
Nokia TR
Markafoni
Trendyol
Garanti Bankası
Akbank
Gnctrkcll
Oxxo

Bu listeye baktığımda Turkcell, Avea, Markafoni, Trendyol, Garanti, Akbank ve Gnctrkcll’nin tek bir ortak özelliği olduğunu gördüm. Sosyal medya stratejilerinde çoğu zaman takipçilerine kampanya ve fırsatlardan bahsediyorlar. Yani yoğunluklu olarak takipçileri bir karşılık bekleyerek kendilerini takip ediyor.

Geriye kalan 3 marka ise, Volkswagen, Nokia ve Oxxo’nun, takipçilerin kendi istekleri, merakları ve beğenileriyle takip edilenler olduğu kanaatindeyim. Çünkü marka olarak sadece güzel bir görsel, söz paylaşıyor ve “aşk” yaratmaya çalışıyorlar.

Kısacası, takipçi sayısına göre ilk 3’ü oluşturmasalar da sosyal medyanın asıl amacı olan “sohbet” ve “sempati” ortamı oluşturma konusunda başarılı oldukları görülüyor. Kendilerini ve ajanslarını tebrik ediyorum. :)

Bir diğer ilgi çekici unsur ise, eticarette katlanarak güçlenen Türkiye’nin bunu sosyal medyaya da taşımış olması. Markafoni ve Trendyol, Top10da bulunarak artık Türkiye’de de takip edilen markaların salt online dünyaya ait olabileceğini gösteriyor.

Bu raporda inceledikçe anlatılacak çok şey var! Daha fazla devam etmeden sizi raporla başbaşa bırakıyorum! Yorumlarınızı da bekliyorum. :)

işte size Socialbakers Nisan Raporu!

20130513-235848.jpg